Girişimcilik Üzerine…

Girişimcilik Üzerine…

“Kerpiç kerpiç üstüne kurdum binayı/
Binayı kurar iken gördüm Leyla’yı/…”
Halk Türküsü

Temel soru şu: “Girişim” nedir? “Girişimci” kimdir? Bir “üretim” sürecinde “girişimci”nin rolü nedir? Çağdaş bir toplumda girişimcinin işlevi nedir?

1. Bilindiği gibi, bir ekonomik faaliyet yürütülürken dört temel kaynak kullanılır: Düşünen/ sorgulayan/ yaratan insan emeği. Doğada (evrende) bulunan iktisadi olarak kullanılabilen tüm doğal kaynaklar. İnsan emeğinin verimini artıran, üretimde araç olarak kullanılan makine ve donanım anlamında reel sermaye. Ürerim için bu üç üretim faktörünü bir araya getiren ve üretimi/hizmeti gerçekleştiren insan yeteneği olan girişim.

2. Girişim faktörü olmazsa, üretim olmaz. “Kar amacı” ile üç iktisadi kaynağı bir araya getiren, bu becerinin (=girişim faktörü) sahibi “girişimci”dir. Eskilerde bir üretimi/ hizmeti gerçekleştirmek için parasal ya da reel sermayesi olanlar girişimci olurdu. Günümüzde sermayesi olmasa da, üretim için bir projesi ve girişim yeteneği olan, sermayeyi kiralayan/ ortak eden kişidir girişimci!

3. Girişimci “gelecekteki risk”i (=belirsizlik) üstlenendir. Çağlar boyunca, toplumların ekonomik anlamda ilerlemesinde rol alanlar girişimcilerdir. Ticarette yeni yollar bulması için Kristof Kolomb’a gemiler verenler de, sanayi devrimini gerçekleştirenler de, bugün günlük yaşamda kullandığımız her malın üretimini sağlayanlar da girişimcilerdir.

4. Girişimciler toplumsal yaşamda tarih boyunca farklı konumlarda yer almışlardır. İnsanlığın ilerlemesi ile girişimcilik de gelişmiş, insani değerlerle donanmıştır. Köleci toplumda, insanı köle yapanlar insanlığın yüzkarası girişimcilerdir. 18. -19. yy.larda (Sanayi Devrimi) 8-10 yaşlarında çocukları gün yüzü göstermeden madenlerde çalıştıranlar da girişimcilerdir, işçileri günde 18 saat çalıştıranlar da… Bugün çağdaş toplumlarda, çalışanlarının insani sosyal ve ekonomik haklarını kabul edenler de girişimcilerdir, topluma hilesiz mal/ hizmet arz edenler de… (Kuşkusuz girişimciliğin bu evrimsel gelişmesini belirleyen, “toplumsal dinamiklerin/ insani değerlerin/ demokrasinin/ daha iyiye yönelen toplumsal taleplere bağlı rekabetin” gelişmesidir.)

5. Günümüz çağdaş toplumlarında, artık girişimciler, yalnızca “kar amacı” ile hareket etmeyen, toplumsal sorumluluklar da üstlenen kişilerdir. Yeni iş, yeni istihdam alanları yaratan girişimciler, toplumun ekonomik anlamda ilerlemesine ve refahın artmasına katkıda bulunurlar. Girişimcilikte çağdaşlık, kazanılmış “kar”ların bir kısmının “toplumsal sorumluluk” anlayışı ile daha yaşanır bir ülke için toplumla bölüşülmesidir.

6. Girişimcilerin karları ile toplumun yararı çatışıyorsa, tercih toplum olmalıdır. Girişimciler açısından, başkalarının vergileri ile yaşanılan bir toplumda, siyasi iktidar ile bütünleşip “toplumun kaynaklarını talan etmek” de, kaçırılan vergilerin “cemaatle” paylaşılması da, hırsızlıktır.